Merdol Can Dinçer:
Yenilenen bir zihin genişleyen bir zihindir. Genişlemeye açık bir zihin yenilenebilme potansiyeliyle parlar. Geleni almaya ve dönüştürmeye açık bir araç halinde nefes alır. Fikirlerin kalıplaşıp katılaşmaması için zihnin esnek bir yapıya bürünmesi değerlidir. En net kavrama dahi bu başka nasıl olabilir diye bakmak, veya nasıl olabileceğini o an göremesek de gördüğümüz dışında da bir titreşimin olduğunu kabul etmek genişleyebilmek için bir fırsat yaratır.
Hepimiz kocaman bir beynin nöronlarıyız ve etkileşim halinde yeni düşünce paternleri yaratmak için birbirimizle etkileşim halindeyiz, dataları değerlendiriyoruz. Nöronlar arası etkileşim arttıkça ayrıntıda uzmanlaşıyoruz. Tüm etkileşimleri yenilenme temeli üzerinden sinyallemek ve iletişimimizi bu temel üzerinde güçlendirmek kendi kendini yenilemeye açık bir sistem yaratabilir. Yeninin yenilenme şekli dahi yenilenebilir olduğunda çok boyutlu anlayışların yansımaları düşünce boyutunda daha anlaşılabilir hale gelebilir.
Yeniyi tanımladığımız anda sınırlarız. Tanımın her an değişebileceğinin farkında olmak yenilenme potansiyelini canlı tutmak anlamına da geliyor.
Her an, her nefes yeniden doğmak için bir fırsattır. Her nefes yenidir. Aynı nefesi iki defa alamayız. Her an kendine özgüdür, aynı anı iki defa yaşayamayız. Peki yaşamıyor olduğumuz bir an’a tutunup onu yaşıyormuşçasına geçirdiğimiz sürede nasıl bir hal içinde oluruz? Tutunma hali her an enerji tüketen, sadece kendi enerjini değil çevrende bulunan enerjyi de tüketen vampir bir haldir.
Yeni ise esnektir. Çok boyutludur. Dönüşkendir. Yeni hızlıdır. Mutlağın içinde mutlak olana giden yolu aydınlatan esnekliğe sahiptir. Kendi düşüncenden veya algından ötesi olduğunun kabulünü içinde taşır.
Her an yenidir, yeniyi yaşamıyorsan geçmiştir. Gelecek yeni maddesiyle yüksek titreşimlere açılır. Yeni, şekilciliğin ötesindedir. Şekilden, tanımdan ve kalıplardan özgürdür. Yenilenmeyen çürür, güçsüzleşir, kırılır. Eski yük yaratır. Hantallaştırır. İleri adım atabilmek için bir araç olarak kullanılmıyorsa zindandır.
Dünkü benden özgürleşmek; değişimi ve dönüşümü kabulden, tutunmanın ötesinde, böyle bir ihtiyaçtan özgür akışkan hale gelebilmekten geliyor. Maddenin yapısını yeniye uygun hale getirme, yenilenmeye akorlanma ile mümkün. Yüksek şuurların frekansları ile akorlanmak için mutlak bir niyetle çabalayarak…
Düşüncenin ötesinde bir algıyı kabul ve düşünceye dahi tutunmaktan özgürlük yeni seslerin duyumana alan açar.
Geleceğin maddesi yeniden gelir. Yeniye açıldıkça geleceğin yaratımı için güç üreten bir dinamo haline gelebiliriz. Dünkü bizden özgür, gelecekte ki bizden de yeni yarınlara açılan bir yıl dileğiyle.
Merdol Can Dinçer